Çukurova Kağıt ve Ambalaj Grubu Satış Direktörü Bora Kuru, gelecek yıl Prigo Dijital Baskı Merkezi’nin farklı illerde yeni işletmelerini açabileceklerini belirtiyor.
Çukurova Grubu geçen yılki standında Avrasya Ambalaj İstanbul 2018 Fuarı’na katıldı. Çukurova Holding bünyesinde ambalaj sektöründe beş şirket var. Biri atık kağıtları toplayan Atkasan adlı şirket; Manisa ve İzmir’de tesisleri var. Bir diğer şirket, Selkasan, geri dönüşümlü (recyle) kağıt üretiyor. Amerikan kağıtlarına konan vergiler artınca global ölçekte kağıt sıkıntısından dolayı Selkasan bunu değerlendirmiş ve iki sene önce alternatif olarak selüloz katkılı kraft kağıt üretimine de başlamış.
Holding bünyesinde üç adet oluklu fabrikası var. En eski fabrika, İzmir’de Kaplamin Ambalaj. Yalova, Karamürsel’de Yalova Ambalaj isimli oluklu fabrikası; Mersin, Tarsus’ta Ova Oluklu adlı fabrikası var. Atkasan piyasadan atık, hurda kâğıtları topluyor ve Selkasan’a satıyor. Selkasan bunları kâğıda dönüştürerek üç oluklu fabrikasının recyle artı kraft kâğıt ihtiyacını karşılıyor. Üretiminin fazlasını da yurt içi ve ihracat olmak üzere piyasaya satıyor.
Fuarda Çukurova Kağıt ve Ambalaj Grubu Satış Direktörü Bora Kuru ile Türkiye’de oluklu ambalajda ilk dijital tesis olarak kurulan Prigo Dijital Baskı Merkezi’ni konuştuk.
Hangi sektörler, hangi işler için size geliyorlar? Dijital üretimle ilgili bilgilenince stoklarında düzenlemeye gittiler mi?
Elektronik sektörü, beyaz eşya sektörü, mobilya sektörü, stant tarafında gıda sektörü geliyor. Adetleri 500 ve 1000, 1500 gibi bazı işleri fleksoda ürettirebiliyorlar. Ama 150, 170 gibi özel işler de geliyor. Bunu fleksoda üretmesinin maliyeti dijital ile hemen hemen aynı düzeye geliyor. Seksen kutu istendiğinde belli ebatlarda levha stoklarımız var; grafiği alıyoruz, plotter ile kesip, dikip sevkiyatını yapabiliyoruz. Bir adetten 1000 adede kadar üretim yapabiliyoruz. Klişe ve kalıp yok. Müşteri PDF grafiğini atıyor; makine 45 saniyede levhayı basıyor. Bir dakikada kesiyoruz. Sipariş geldikten beş dakika sonra bir adet ürün hazır. Bu bize bir avantaj sağladı. Az adetli işleri olan müşteri gruplarını topladık, personeli geliştirdik. Bünyede iki tasarımcı, iki grafiker, iki satış elemanı bu işleri ayrı bir binada takip ediyorlar. Adedine göre gün içinde teslim ettiğimiz işler var. www.prigobaski.com adıyla web sitemizi de açtık. Buradan da talepler oluyor. PDF’ini müşterinin internetten gönderdiği ve ürettiğimiz işler var. Mail adresleriyle bu siteyi tanıtan arkadaşlarımız var. Bu işletmeyi çoğaltmayı düşünüyoruz. Çünkü bunlar her yerde kurulabilen butik, direkt müşteri memnuniyetini yükseltmek amacıyla kurulmuş işletmeler ve 10 – 12 kişiyle çalışıyor. İzmir’de kurduk ve şimdi Prigo İzmir diye nitelendiriyoruz. Bir sonrakini Prigo Ankara yapabiliriz. Prigo Çorlu, Prigo Gaziantep ve Prigo İstanbul gibi bunlar çeşitlendirilebilir.
Çok iyi teknolojilerle başladınız…
Biz makine tercihinde Fujifilm’den çok memnunuz. Hem hızlı hem de baskı kalitesi çok iyi. Servise de Fujifilm’den hemen yanıt verebiliyorlar.
Yeni işletmeler için bir takviminiz var mı?
Piyasa konjonktürü önemli. İki aya kadar ciddi şekilde bir yatırım düşünüyorduk. Ama son olaylar nedeniyle beklemeye aldık. Vazgeçmedik; çünkü kriz bazen fırsat olabiliyor. Çünkü butik işletmeler az adetli üretime yoğunlaştıkları için zaten piyasada da üretim azaldığı için insanlar ihtiyaçları kadar kutu almak istiyorlar. Bu tam ihtiyacı karşılayacak çözüm. Birkaç makine araştırmamız var. Yeni teknolojiler, su bazlı makineler var. Onları araştırıyoruz. Makinelerin çok hızlı olması rekabet gücümüzü arttırmıyor. Çünkü adet arttığında bir noktada ofsetle aynı maliyete geliyor. Onun için çok yüksek adetli olması bizim için iyi bir şey değil. Daha butik, 11 adet, 33 adet, 47 adet gibi kutu talepleri bizim için daha iyi.
Sadece kutu değil, 4 – 5 firmaya stant yapıyoruz ve bunu da arttırmak istiyoruz. Birkaç bağlantımız var, bunlar artarsa ikinci, üçüncü makineyi hemen devreye alabiliriz. Bunun ihracat ayağı var. Fransa’da bu stantlar daha çok kullanılıyor, orada arkadaşların bağlantıları var. Orta Doğu’da da bağlantılar var. Yeni pazarlar bulabiliriz.
Stant nakliyede ‘havaleli’ tabir edilen bir ürün. Bu dezavantaj oluşturmuyor mu?
Stant miktarları çok yüksek adetli değil; 300, 500, 600 gibi… Konteyner’a başka ürünleri koyuyor, aralara, arkasına paketlenmiş şekilde 300 – 400 stant koyabiliyorlar. Bu durumda ihracatta avantajlı oluyor. Stantların kolay kurulabilir olması gerekiyor. Tasarımcı arkadaşlar tek parça, açıldığında stant olan, plastik ayaklı, suyla temas etmeyecek yükseklik yaratılabilecek tasarımlar için çalışıyorlar.
Gelecek her şeyde dijital teknoloji diyoruz. Baskı teknolojileri, sistemler, MIS sistemleri, işletmelerin bunların hepsini konfigüre edip tüm parçalarıyla kullanmaları gerekiyor. Çünkü iş gücü niteliği çok düşük. Bundan hepimiz şikayetçiyiz. Personel sayısını düşürüp, kalanların çok yetkin, tam donanımlı olmalarını sağlamamız gerekiyor. Müşteriyi dinleyebilecek, ne beklediğini çok iyi anlayabilecek ve istediğini ona sunabilecek personel lazım ve bulmak çok zor. Sektörde personel yetişmiyor. Bunun nedeni eğitim ve yönetim politikaları olabilir. Çalışanlara şirketin politikalarını çok iyi anlatmamız lazım. Şirket temsili sadece kotayı dolduracak sipariş almak değil. Mevcut kadromuzda sıkıntı yok ama geliştirme, yeni işletmelere personel yetiştirme konusunda zorlanıyoruz.
Fuar nasıl geçti?
Beklentimizi karşıladı. Hem grup olarak burada olduğumuzu göstermek hem mevcut müşterilerimizi konuk etmek, bir de yabancı müşteri bulmak için fuara katılıyoruz. Standımıza gelen ziyaretçilerin % 70’i yabancı ve bu bizi mutlu etti. İyi bağlantılar var, yüz yüze konuşmak mail ile mesajlaşmaktan çok daha iyi. Yurt içindeki müşterilerimizle de bağlantılarımızı kuvvetlendirmiş oluyoruz. Fuara aynı yerde üç dört senedir katılıyoruz. Daha önce aralıklı olarak başka stantlarda katılıyorduk. Seneye de aynı yerde olacağız.
Yurt dışında fuara katılıyor musunuz?
Yurt dışında Amerika’da, İngiltere’de, İran’da ve Almanya’da ambalaj fuarlarına katıldık. Irak’ta Erbil’de de fuara katılacağız. Avrupa’daki ve ABD’deki fuarlar pizza kutusu ağırlıklı oradaki konumumuzu kuvvetlendirmek için katılıyoruz. İran’da otomotiv sektörüne yönelik tripleks ambalajlar için katılıyoruz. Oluklu sektöründe dijitali kullanan sadece Prigo. Ama ilerde mutlaka başka firmalar da olacaktır. Müşteri bunu talep edecek. Umutluyuz.